7 Şubat 2016 Pazar

Kız-erkek ayrımı

Demir doğduğundan beri kız-erkek ayrımına hiç girmemeye çalıştık. Hem doğumdan önce hem doğumdan sonra aldığımız giysilerin her renkten olmasına dikkat ettik, bazen mavi giysilerden ve eşyalardan özellikle kaçındık.Oyuncak seçiminde de kız-erkek oyuncağı diye bir ayrım yapmadık.  Araba da aldık, yemek seti de, tamirci seti de, bebek de. Daha önce yazdığım gibi kumbarası ilk dolduğunda içindekilerle pembe çamaşır makinesi aldık istediği için. Geçenlerde de fırın istedi, onu da aldık. Çok güzel oyuncaklar satan ünlü bir oyuncakçıda kocaman harflerle etiketlenmiş 'kız oyuncakları'-'erkek oyuncakları' bölümlerini gördüğümden beri oraya gidesim gelmiyor hiç. Çoğu zaman aile bireylerimiz şaşırdı bu duruma. Babam Demir ona ilk çay pişirdiğinde bardak, tabak gibi oyuncaklarını görüp "doğru mu bunlarla oynaması?"dedi mesela. Bazen tanıdıklarımız Demir'in oynamak istediği oyuncak cinsiyetine uygun kabul edilmeyen bir oyuncak ise "aaa, o kızlara göre" dediğinde Demir şaşkın bakışlarla bize bakardı ' o ne demek? Neden acaba?" dermiş gibi, sanırım bu sözü bizden hiç duymadığı için. Şimdi Demir hem arabalarla oynuyor, hem bebeklerle oynuyor, hem de kekler, yemekler yapıyor oyunlarında. Ama okulla beraber kız-erkek ayrımına vardı. Geçenlerde sohbet ederken pembenin kız rengi olduğunu söyledi. Şaşırıp "erkek rengi var mı?" diye sorduğumda diğer renklerin çoğunu saydı. "Neden pembe kız rengi?"  dediğimde bir açıklama gelmedi. Okulda böyle bir ayrımın öğretmenleri tarafında açık bir şekilde yapıldığını sanmıyorum, bu yüzden kız arkadaşları ağırlıklı olarak pembe giydikleri için böyle bir çıkarım yapmış olabilir diye düşünüyorum. Sadece bununla sınırlı kalır diye umarken birkaç hafta önce Demir mutfakta meyvesini yerken mutfağa girdiğimde bana 
"Buraya sadece erkekler girebilir" dedi. Bu sözün bende yarattığı ve yüzüme yansıyan şaşkınlık onu o kadar etkiledi ki "ama sen girebilirsin" dedi ben daha şaşkınlığımı üzerimden atamadan (mutfakta söylemiş olması biraz ironik durabilir, farkındayım). Bunun üzerine ben de vaazıma başlayıp  kızlar ve erkekler birlikte aynı yerde olup beraber oyunlar oynayabilirler diye anlatmaya başladım. Birkaç gün sonra okuduğumuz bir kitapta okulda erkeklerin ve kızların birbirlerini "bu kız oyunu" -"bu erkek oyunu" diyerek oyuna almadıklarını anlatan sayfayı okuduğumuzda benzer bir vaat verdim, neyse ki kitapta da aynı fikir birkaç sayfa sonra verilmişti. Sonrasında iki erkek-bir kadın olarak yaşadığımız evde birkaç sene içinde gelişebilecek senaryolar geldi aklıma. Sekiz sene erkeklerin çoğunlukta olduğu bir okulda okuduğum için bu senaryoları yaratmam hiç zor olmadı tabii ki.  Ama kararlıyım Demir her bu ayrımı yaptığında bunun gerçekci olmadığını savunmaya ve ona anlatmaya. Umarım çok zorlanmam bu konuda.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder