5 Mart 2015 Perşembe

Yine oyun grubu

İki hafta önce Demir bir akşam onu yatırdığımda daha önceden bir okula gittiğini, orada spor yaptıran bir ağabey ve resim yaptıran bir abla olduğunu söyleyip o okula tekrar gitmek istediğini beyan etti. Hiç beklemiyordum; hazırlıksız yakalandım.


Oyun grubunu bıraktığından beri ara ara oradan bahsediyordu. Ben de o istemediği için artık gitmediğimizi, eğer isterse tekrar gidebileceğimizi söylüyordum. Ama uzun zamandır konuşmamıştık bu konuda. Bir tarafım eylülde anaokuluna başlama olasılığı olduğu için oyun grubunun iyi olacağını söylese de Demir'i zorlamak istemediğim için başka oyun grubu aramamış konunun üstüne gitmemiştim. Demir tekrar gitmek istediğini söylediğinde de hem sevindim hem de üzüldüm. Sevindim, çünkü oyun grubu sosyalleşmesi için iyi olacaktı; başka çocuk görmeyeli uzun zaman olmuştu. Üzüldüm, çünkü ilkbaharın gelmesiyle havalar düzelecekti ve biz oraya gitmektense  yapacak başka şeyler kolaylıkla bulabilecektik. O istediği için götürmemek olmazdı. Ertesi gün haftada bir gün 2 saat olacak şekilde oyun grubunun olduğu merkeze Demir'in kaydını yaptırdım.


Geçtiğimiz cuma  günü gittik ilk kez. Eskiye oranla beni daha az yanına çağırmış olsa da su ve çiş molalarına devam etti. Etkinlikler sırasında bildiğini okumaya da. Öğretmenleriyle daha çok konuştu bu sefer. Sanat etkinlikleri sırasında "ama o öyle yapılmaz ki yani" diyen sesi geliyordu dışarıya.Spor sırasında da "Aaabii" diye başlayan cümlelerle laf yetiştiriyordu öğretmene. Onaylamadığım durumlar, tatsız olaylar yaşamaya devam edeceğiz gibi bu sefer de. Sanat sırasında kitaplardan şekiller kesip yapıştırdıklarını gördüğümde yine zor tuttum kendimi.  Kitapların kesilmesine karşıyım, hangi sebeple olursa olsun. İlk günün tatsız geçmemesi için orada sesimi çıkarmasam da akşam Demir'e kitapları kesmemesi gerektiğini sebepleriyle anlatan bir vaaz vermeyi ihmal etmedim kendimce. Böyle durumların az olacağını umarak devam oyun grubuna, şimdilik.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder