Viyana
tatilimizin ilk gününde Naturhistorishes Museum'a gittik. Demir’i daha önce iki
defa Sabancı Müzesi’ne götürmüştük. İlkinde çok küçüktü. İkincisinde ise
uykusu geldiği için gezimizin büyük kısmında uyumuştu. Bu yüzden bu gezi Demir’in
ilk müze gezisi sayılabilir. Demir’in arabasını girişte bebek arabaları için
ayrılmış bir köşeye bıraktık. Kilitli dolaplara montlarımızı ve çantalarımızdan
birini koyarak hafifledik ve dolaşmaya başladık. Farklı renk ve büyüklükteki
mineral taşlarına, değerli taşlara ve meteor parçalarına baktık. Demir taşlarla oynamayı sevdiği için bunlar biraz
ilgisini çekti. Ama asıl ilgisini çeken hayvanlar oldu. Böceklerden kuşlara,
balıklardan kedigillere, fillerden primatlara kadar karada, havada ve suda
yaşayan; doldurulmuş veya maket olarak gerçek boyutlarında yapılmış bir sürü
tür vardı. Fosillere de yer verilmişti. Bazı hayvanları uzun uzun inceledik, bazılarına Demir korkup bakmak
istemediği için bakamadık. Bazen hayvanlarla ilgili Demir'e kısa bilgiler
vermeye çalıştık, bazen de bazı hayvanları biz de ilk defa görmüş olduğumuz
için haklarında yazılan herşeyi okumaya uğraştık. (Uzun zamandan sonra Almanca
metinleri okumak ve anladığımı görmek benim için keyifliydi. Her bilginin
İngilizce tercümesi de yazılmış olduğu için arada o kısımlardan yardım almak ya
da Almanca’yı doğru anlamış mıyım diye test etmek mümkün oldu:)). Demir her
ne kadar dinazorları daha tanımıyor olsa da hareket eden dinazor maketi onu
şaşırttı.
Müzede sergilenenlere ek olarak müzenin mimarisi de beni çok etkiledi. 19. yüzyılın sonlarında inşa edilmiş olan bina yüksek tavanlı salonları, büyük mermer merdivenleri ve iç dekorasyonuyla etkileyiciydi. Demir müzeye gelmeden önce uyumuş ve yemeğini yemiş olduğu için yaklaşık
1,5 saat rahatça dolaşabildik. Bu sürede Demir bazen yürüdü, bazen benim veya babasının kucağında etrafı inceledi ve bizi yönlendirdi. Bebek
arabasında olsaydı taşların çoğunu göremezdi, ama sanırım büyük camekanların
içindeki hayvanları veya dışarıdaki maketleri rahatça görebilirdi. Çıkıştaki
hediye dükkanından Demir'in hayvan arkadaşlarına bir papağan ekleyerek gezimizi
sonlandırdık.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder